• ANKARA
    • Kocatepe Camii - Anıtkabir - Cumhurbaşkanlığı Külliyesi
    • ÜSKÜP
    • Taşköprü (Fatih Sultan Mehmet Köprüsü)
    • İSTANBUL
    • Topkapı Sarayı - Ayasofya Camii - Sultanahmet Camii - Yeni Cami - Süleymaniye Camii
    • SELANİK
    • Beyaz Kule
    • BUHARA
    • Mir-i Arab Medresesi
    • BURSA
    • Ulu Camii
    • KERKÜK
    • Aziziye Kışlası
    • DİYARBAKIR
    • On Gözlü Köprü
    • İSFAHAN
    • Mescid-i Cum'a
    • MUSUL
    • Dicle Nehri
    • KONYA
    • Tropikal Kelebek Bahçesi
    • BAKÜ
    • Alev Kuleleri
    • KUDÜS
    • Mescid El-Aksa - Kubbetü's Sahra
    • BOSNA HERSEK
    • Mostar

Osman Gazi

OSMAN GAZİ

   1299 yılında Anadolu Selçuklu Devletinin uç beyi olmaktan çıkıp Söğüt ve Domaniç'te Osmanlı Beyliğini kurarak hanedana ismini veren kişidir. Beylik sonrasında bağımsızlığını ilan etmiştir. Osmanlı Devleti'nin ilk bakır parası olan Sikke'yi 1323 senesinde Osman Gazi bastırmıştır. Moğol istilalarından kaçan Müslümanların, beyliğine sığınması ile siyasi ve askeri gücü artmıştır. Çöküş döneminde bulunan Doğu Roma İmparatorluğu'ndaki karışıklıkların da etkisiyle kısa sürede Anadolu ve Doğu Roma'nın hakimi durumuna gelmiştir. Vefat ettiği zaman beylik, Eskişehir ile Bursa arasındaki topraklarda hüküm sürüyor ve Doğu Roma İmparatorluğu'na ait İznik ve Bursa'yı abluka altında tutuyordu.


*Osman Gazi tahtta

  1302 yılında İznik'i kuşattığı sırada şehre yardıma gelen Bizans ordusunu Koyunhisar'da mağlup etmiş ve Osman Gazi böylece tarih sahnesindeki asıl yerini almıştır. Koyunhisar'daki bu savaş aynı zamanda Osmanlılar ile Bizanslılar arasında yapılan ilk savaş olmuştur.

  Osman Gazi, Harmankaya Tekfuru Köse Mihal'in kendi güçlerinin arasına katılmasıyla daha da güçlenmiş ve Osmaneli, Mekece, Akhisar, Geyve gibi dönemin önemli ve stratejik noktalarındaki kaleleri zaptetmiştir.

   1315 senesinde Bursa kuşatmasını başlatmış lakin tamamlamaya ömrü vefa etmemiştir. Kuşatma sırasında rahatsızlanmasının üzerine yerine vekili olarak oğlu Orhan Beyi geçirmiş ve fetih Orhan Bey'e nasip olmuştur. Osman Gazi'nin kuşatma sırasında vefatı üzerine vasiyeti gereği naaşı Bursa'ya getirilmiş ve Tophane semtindeki ''Gümüşlü Kümbet'' denilen bölgeye defnedilmiştir.

Vefatı Ve Sonrası


*Osman Gazi'nin sandukası

Osman Gazi son yıllarında yaşının ilerlemesi ve "damla illeti" yani gut hastalığı yüzünden tarihçilerin bildirdiklerine göre, beylik idaresini oğlu olan Orhan Bey'e bırakmıştı. Ancak Osman Bey'in ne zaman ölüp, Orhan Bey'in ne zaman beylik idaresini tümüyle eline aldığı tartışmalıdır. 1320'den sonraki olayların tarihçilerce anlatımlarında Osman Bey'in ismi geçmemektedir. 15. yy Osmanlı tarihçilerinden Ruhi Çelebi 1481 tarihine kadar getirdiği Tevarih-i Âli Osman adlı tarih eserinde Osman Bey'in 1320'de öldüğünü bildirmektedir. II. Mehmet ve II. Beyazid döneminde yaşayıp 1502'ye kadar olanları inceleyen Oruç Bey'in "Tevarih-i Âli Osman" adlı tarih eserinde ise Osman Bey'in ölüm tarihi 1327 olarak verilmektedir. Diğer tarihçiler Osman Bey'in ölümünü bu iki üç tarih arasında vermektedirler. Modern tarihçi Necdet Sakaoğlu "1320'den sonraki olaylarda Osman Bey'in adı geçmezken, oğlu Orhan'ın 1324'de bey olduğunu kanıtlayan belgelerden söz edilir" deyip Osman Bey'in ölümünün 1324'de olduğunu ileri sürmektedir.

Osman Gazi, babası Ertuğrul Gazi'den yaklaşık 4.800 km2 olarak devraldığı Osmanlı toprağını oğlu Orhan Gazi'ye 16.000 km2 olarak devrettiği hesaplanmıştır.

Osman Gazi'nin Orhan Bey'den başka Alaaddin Ali, Pazarlu, Çoban, Hamid, Melik Bey, Savcı Bey adlarında 6 oğlu ve Fatma Melek adında bir kızı vardı.

Nice şehirler fethedip savaşlar kazanan, ganimetler alan Osman Gazi'nin ölümünden sonra ona ait hiç altını ve akçası bulunmamıştır, sadece bir sırtlak tekelesi, bir yancığı, bir tuzluğu, bir kaşıklığı, bir sokman çizmesi, birkaç atı, birkaç çift öküzü ve birkaç sürü koyunundan başka bir şeyi yoktur.

Osman Gazi Türbesi

* Osman Gazi Türbesi, dışarıdan görünüş (Tophane - Bursa)


   Osman Gazi Bursa'nın fethinden sonra vasiyeti gereği Orhan Gazi tarafından Saint Elia Manastırı'nın bir bölümü türbeye dönüştürülmüş ve Gümüşlü Kümbet denilen bu yapının içerisine defnedilmiştir. Daha önce Orhan Gazi Türbesi ile aynı yapının altında yer alan türbe, 1801 senesinde meydana gelen yangın ve 1854 senesinde yaşanan deprem sonucu harap vaziyette iken, 1868 senesinde Sultan Abdulaziz tarafından bugünkü görünümünde yeniden inşa edilmiştir.

   Günümüzdeki türbe sekizgen planlıdır. Kesme kefeki taş ile duvardan örülen yapının üzeri kubbe ile örtülmüştür. Türbenin ortasında Osman Gazi'ye ait ahşap sandukanın etrafı sedef kakmalı pirinç parmaklıklarla çevrilmiş üzeri sırma işlemeli kadife ile örtülmüştür.

   Türbe 1485, 1581, Hicri 914,1793,1801,1855 ve 1868 senelerinde değişik şekillerde bakım ve onarım görmüş, temelden tavana tamamen değişmiştir.

   İçerisinde Osman Gazi'nin sandukasının yanısıra oğlu Alaaddin Paşa, Savcı Bey, Asporça Hatun ve oğlu İbrahim bey ile isimleri bilinmeyen sandukalar bulunmaktadır. Türbede Selçuklu Sultanı Alaaddin'in Karacahisar Beyliği'ni verdiğinde hediye ettiği rivayet edilen iri taneli değerli bir tesbih ile büyük bir davul kasnağı bulunmakta imiş. Yangın ve depremler sonucu bunların yok olduğu sanılmaktadır.


RUHUNA FATİHA ...!






FACEBOOK
PORTRELER
TWITTER